Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) Beyşehir Şubesi Başkanı Haydar Sürücü, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.

            Sürücü mesajında Şu ifadelere yer verdi, biz eğitim çalışanları, ülke kalkınmasının ancak eğitimle olacağını, duymak ve görmek istemeyenlere duyuruncaya kadar mücadelemize devam edeceğiz.   Öğretmenler, taze ruhları işleyen ustalarıdır. Nesiller yaratır, gönüller fethederler. Dünyada işlenmesi güç olan üç şey vardır: Elmas, çelik ve insan ruhu. İşte biz en zor olanı yani insan ruhunu tüm gücümüzle, emeğimizle, bıkmadan usanmadan işlemeye devam edeceğiz. Öğretmenlik tüm makam ve mevkilerin üzerinde bir değere sahiptir. Bugün itibarıyla hangi makam ve mevkide olursak olalım bunu öğretmenlerimize borçluyuz. Öğretmenler, dün ve bugün olduğu gibi, yarın da geleceğin mimarı olmaya devam edeceklerdir.

      Bizim bu mücadelemizde bize de maddi manevi her türlü desteğin yetkililerce sağlanması en büyük beklentimizdir.

       2014 yılı maaş zammının taban aylığa yapılan brüt 175, net 123 TL tutarındaki zammın taban aylık üzerinden gerçekleşmesi, 1 Ocak 2014’ten geçerli olmak üzere emekliliğe 5.250 TL artış yansımıştır. Sendikacılığı,  millet üzerinde kumpas kurmak olarak algılayanlar hizmet üretmedikleri gibi, üretenleri de itibarsızlaştırmak istemektedirler.

         Biz eğitim çalışanlarına 2009 yılında 20 lira taban aylık isteyip 10 lira verirseniz imza atacağız diyenlerin 10 liranın on yedi buçuk katı taban aylığını değersizleştirmelerine asla izin vermeyeceğiz.

      İlkokul mezunu bir işçi kardeşimiz emekli olduğunda 90 bin lira emekli ikramiyesi alıyor.  Üniversite mezunu olmamıza rağmen aldığımız emekli ikramiyesi bir işçi emeklisinin yarısı civarındadır. Allah’ın izniyle bu konuda hakkımızı sonuna kadar arayacağız. Bunun anamızın ak sütü gibi helal olduğuna ve bunun bizimde hakkımız olduğuna inanıyor ve bu işin peşini bırakmayacağımızı da buradan tüm yetkililere duyuruyoruz.

       Biz Eğitim-Bir Sen olarak sadece sendikamıza bağlı üyelerimizin hakkını değil tüm eğitim ve kamu çalışanlarının haklarını da savunuyor ve yeni hakların kazanılmasında da mücadelemize devam ediyoruz. Yalnız Eğitim Bir -Sen olarak bizim bu mücadelemiz devam ederken geçmişte yaşananları da unutmayalım. 2001 yılında masaya oturan KESK’e bağlı Eğitim-sen 4 yıl boyunca masaya oturdu, yine Kamu-Sen’e bağlı Türk-Eğitim –Sen 5 yıl masaya oturdu. İşte bu 9 yıl boyunca öğretmenlerin derdine derman olacak ne bir tek kazanım ne de bir hak bulamazsınız. Bu 9 yıl ülkemiz kamu çalışanları için kayıp yıllardır Eğitim Bir- Sen yetkiyi aldığı zaman sadece yetkiyi almamış bu 9 yılın sorunlarını da tek tek çözüme kavuşturmuştur. Toplu sözleşme masasında sadece eğitim çalışanlarına özel 18 kazanımımız vardır. Ayrıca toplu sözleşme masası KİK toplantıları çözüm mekanizmasına dönüştürülmüştür. Kurum İdari Kuruluyla 33, hukuk mücadelemizle 55, özlük ve özgürlük mücadelemizle 77 kazanımımız mevcuttur.

         Ülkemizde sendikalar demokrasinin kurumsallaşması için güvence olmalıdır. Yalnız geçmişte her 10 yılda yapılan darbelere destekçi olmuşlardır. Bu darbeci zihniyetlere uşaklık eden bu sendikaların bu darbelerde bulunması da tesadüf değildir. ‘En büyük sivil toplum kuruluşu TSK, ikincisi biziz ‘ diyen sendikalara tanıklık ettik. 28 Şubat, Cumhuriyet mitingleri, Gezi olayları, Kobani provokasyonları gibi birçok eylemde sendikalar baş aktör olarak yer almıştır. Bu olaylara destek veren sendikalara sendika denilebilir mi? Emek ve ekmek adına mücadele ettiğini savunan bu sendikalar darbecilerin yandaşı ve yardakçısı olmayı alışkanlık haline getirmişlerdir. Memur-Sen ve Eğitim-Bir-sen bu olayların daima dışında kalarak rekabet zemininde hizmet sloganıyla yoluna devam etmiş ve bu oyunlara gelmemiştir bizim işimiz yıkmak ve yakmak değil; hizmet etmek, mazlumun elinden tutmak, hakkı savunmaktır. Eğitim-Bir-Sen camiası yıkıcı değil, yapıcı bir tavır ve tutum içinde bulunmaya, söz ve eylemleriyle sorunun değil, çözümün adresi olmaya devam edecektir. 

       Sürücü son olarak, bütün öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü kutluyor, başarılarının devamını diliyorum. Emekli öğretmenlerimize de sağlık, huzur ve esenlikler temenni ediyorum. Hayatını kaybeden bütün eğitim camiası çalışanlarına ve öğretmenlerimize de Allah’tan rahmet diliyorum.